Umberto Eco Gülün Adı Konusu Ve Özet
Umberto Eco Gülün Adı konusu, roman orta çağda bir manastırda işlenen esrarengiz 3 cinayeti anlatmaktadır. Konu bakımında çeşitli noktalara değinir. Orta çağda olan bir dini cinayeti ve ardından gelişen olayları kaliteli ve akım ile destekler nitelikte anlatır. Ayrıca manastır ve Hristiyanlık etkilerini de okuyucuya sunar. Dinsel çatışmanın ve isimsiz kızın hikayesi geçmektedir.
İçerik Haritası
- Gülün Adı konusu
- Gülün Adı Özet
- Gülün Adı Kitap Kaç Sayfa
- Gülün Adı Nasıl Bir Kitap
- Gülün Adı Nereden Geliyor
- Gülün Adı Ana Fikri Nedir
- Gülün Adı Gerçek Mi?
- Gülün Adı Roman Mı
- Gülün Adı Hangi Akım?
Umberto Eco Gülün Adı Özet
Kitap orta çağ döneminde bir manastırda rahibin ölmesiyle başlıyor. Rahibin ölümü herkesçe şüpheli bulunuyor ve araştırılması için Baskervilleli William çağrılıyor. Başrahibin bu kesişi çağırması sebebi ise eskiden beri bu tür gizemli olayları çözme yetisi olduğu için onu bu olayda görevlendiriyor.
William baş rahibin davetine yardımcısı Adso ile gelmiştir. Olayı beraber çözeceklerdir. William kilise kapısında başrahip karşıladı. Manastırın en önemli minyatürcüsü kulenin dibinde ölü olarak bulunmuştu. Rahibin cesede çok yukarıdan düşmüş ve düştüğü yerde taşlar daha fazla ilerlemesini durdurmuştu. İşin ilginç tarafı ise düştüğü yöndeki kulenin pencereleri kapalıydı. Bu durum William’ın dikkatini çekmişti. Ve ölen rahibin intihar ettiğini düşünmeye başlamıştı. William gene’de düşündüklerini kimseye söylemedi ve araştırmaya başladı. Manastır çok büyüktü ve şüphelenecek çok insan vardı.
William manastırda araştırma yaparken bir ölüm daha gerçekleşti bu sefer yunanca çevirmeni Venantiustu. Bu çevirmen domur ağırında büyük bir kazanın içinde bulunmuştu. Kazandan çıkan ayakları gözüküyordu. Diğer keşişlerde bu sebeple onu bulmuşlardı. Yüzünde çok fazla kan vardı ve ceset yıkanınca ancak kim olduğu anlaşılabildi.
William bu cesedin nerden buraya getirildiğini bulmaya çalışıyordu. Dışarıda kar vardı. Birisi bu cesedi başka bir yerden buraya taşımıştı karda ayak izleri vardı. William için ayak izi önemli bir ipucu idi.
William rahiplerin çalıştıkları yeri görmek istedi. Kütüphane yardımcısı Barenger yol göstermekteydi. Ölen insanların çalıştıkları masaları tek tek inceledi. Ve az ileride özel bir kütüphane olduğunu fark etti. Buraya girmek istediğinde görevlilerden ters cevaplar aldı. Baş rahibin kesin emriyle oralara girmek yasaktı.
William rahiplerin tepkisi üzerine çevirmenin masasına geri döndü araştırma yapmak için. Tam bu sırada rahipler masa üzerine kitaplar koyarak incelemesine izin vermediler. William ve yardımcısı kütüphaneden ayrıldılar ve akşam tekrar gelmek istediler. Kütüphane kapısında iken kafalarına büyük bir taş düşmüştü. Hemen geri çekildiler. Bu kişi kambur Salvatoredu idi. Salvatoredu, taş için kendisini affetmeleri için William’a yalvardı. William kütüphaneye girme karşılığında affetti.
William ve yardımcısı kütüphaneye girdiler ve çevirmenin masasını buldular ve masada bir kağıt vardı. Bu kağıtta şifreler vardı. Mum ışığına tutulunca görünüyordu. William ve yardımcısı kütüphanede araştırma yaparken Barrenger görmüştü. William ve yardımcısı kaçarak uzaklaşmışlardı ve William merceği çalınmıştı.
Ertesi gün, William’a bir haber geldi ve dün geceki kütüphane sorumlusu Barrenger, bir küvette ölü bulundu. Barrenger başparmağında ve dilinde mürekkep izleri vardı. Ayakkabısının altındaki izde daha önceki cinayetlerde karda rastladıkları ayak izi idi. William önceki iki cinayeti işleyenin barrenger olduğunu anlamıştı. Peki barrenger’i kim öldürdü.
Araştırmalar sonunda daha önceki iki cinayet maktülleri yakın arkadaşlardı. Birlikte çalışıyorlardı ve bir kitabın sırrını çözmüşlerdi. Bu kitap çok eski ve kadim bir kitaptı. Bu kitabının yerini çözmüşlerdi. Barrenger bu yüzden onları öldürdü. William araştırmalar sonunda bu kadim kitabın yerini bulmuştu. Başka bir kütüphane görevlisi elinde idi. Tüm cinayetlerin sorumlusu Jargo adındaki görevli idi. Kitap her kim dokunursa iki gün içinde ölüyordu. Kimse okumasın ve dokunanlar yaşamasın diye kitap zehirlenmişti. Bu adam William’ın çok şey bildiğini düşünerek elindeki mumla kütüphaneyi içindeki insanlarla birlikte yaktı. William ve yardımcısı yangından kıl payı kurtulmuşlardı.
William ve yardımcısı manastır doyasını kapatmışlardı ve o bölgeden uzaklaşmışlardı. Uzun yıllar sonrası William çok yaşlanmıştı. Artık ayakta duracak bir mecali dahi yoktu. Ve kendisi için değerli olan merceğini yardımcısı Adso’ya vererek vedalaştı. William ve adso ömürlerinin kalan kısmında bir daha hiç görüşmediler.
Gülün Adı Kitap Kaç Sayfa?
Gülün adı romanı dünya klasikleri arasında yer almaktadır. Eser genellikle 732 sayfa olarak görülmektedir. Tabi ki farklı dil ve yayın evleri başka sayfalar olarak ortaya sürse de genellikle 700 ile 750 sayfa arasında yer almaktadır. Umberto Eco’nun bu eseri kalın romanlar arasında yerini almaktadır.
Gülün Adı Nasıl Bir Kitap?
Gülün adı kitabı nasıldır diye merak eden bireyler sık sık bulunur. Okuyucu almadan önce merak etmektedir. Kitap bir hayli kaliteli ve sürükleyici haldedir. Bu nedenle kesinlikle okunması gereken klasiklerden biridir. Okuyucular sonrasında etkisinden bir süre çıkamadığını belirtir.
Gülün Adı Nereden Geliyor?
Gülün adı romanı ismi merak edilen konulardan biridir. Romanda geçen isimsi kızın aslında gül ile ilintili olduğu bilinmektedir. Bir çok kişi alakasız gibi düşünse de batı eleştirmenleri kitabı başka bölgelerde farklı tanımlar. Roman De La Rose adıyla da bazı batı kesimlerinde betimlenmektedir. Adı tam anlamıyla bilinmese de isimsiz kız ile ilişkisi kesindir.
Gülün Adı Ana Fikri Nedir?
Gülün Adı Ana Fikri, Orta çağı ve yaşantısını ele alan Gülün adı romanı klasikler arasında sayılmaktadır. Felsefe ayarında bir kitaptır. 14. Yüzyılda öldürülen bir kilise görevlisini anlatır. Rahip olan kişi öldükten sonra olaylar polisiye bir roman gibi ele alınmaktadır. Ardından gelişen durum ve olaylar farklı tatta sunulur. Suikastın sonuçları orta çağ etkisi ile betimlenmektedir.
Gülün Adı Gerçek Mi?
Gülün adı romanı gerçek hikayeden mi gelir merak konusudur. Bir çok okuyucu bunu bir hayli merak ederler. Aslında bu tam bilinmeyen durumdur. Fakat Danimarka üniversitesinde bu konu ile ilgili araştırma yapılmıştır. 1400’lü yıllarda kitap efekti ile zehirlenme yaşayan toplumu konu alan kitaptaki konu gerçek diye düşünülmektedir. Danimarka üniversitesinde bu konuda gerçektir ibaresi ortaya çıkmıştır.
Gülün Adı Roman Mı?
Gülün adı roman olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsanlar roman mi değil mi? Diye merak ederler. Bu eser bir romandır. Türü polisiye romanı olarak geçmektedir. Ayrıca tarihi olduğu için tarihi polisiye romanı olarak karşımıza çıkar. İçinde dinsel konuları el almaktadır. Bunu polisiye bir oluşum ile irdeler. Felsefe tadında kaliteli bir yapıttır.
Gülün Adı Hangi Akım?
Gülün adı romanı Umberto Eco’nun dünya klasikleri arasında bulunmaktadır. Bu eser 1980 senesinde ortaya çıkmıştır. Anlattığı 14. Yüzyıl olaylarıdır. Akım olarak Thomasçılık akımı görülmektedir. Ayrıca kitapta estetik anlayış ve felsefik estetik kaygısı da vurgulanmaktadır. Bu durum güzel şekilde işlenmektedir.