Gül Yetiştiren Adam Özet Ve Konusu & Rasim Özdenören
Gül yetiştiren adam iki hikaye şeklinde karşımıza çıkar. İki şehrin hikayesi adlı roman mantığında görmek mümkündür. Gül yetiştiren adam konusu, taşra hayatı ve metropol hayatının çatışmasını anlatır. Ayrıca ortak çıkarlar ve çeşitli kesimler tarafından oluşan birleşmeler de anlatılır.
İçerik Haritası
- Gül yetiştiren adam
- Gül yetiştiren adam konusu
- Gül yetiştiren adam özet?
- Gül yetiştiren adam kimi anlatıyor?
- Gül yetiştiren adam yorum?
- Gül yetiştiren adam kimin eseri?
- Gül yetiştiren adam kaç sayfa?
- Gül yetiştiren adam hangi bakış açısı?
- Gül yetiştiren adam hikaye mi?
- Gül Yetiştiren Adam roman mıdır?
Gül Yetiştiren Adam Özet
Gül yetiştiren adam kitabında yazar tüm konuları, iki hikaye üzerinden bize anlatmaktadır. Birinci hikaye gül yetiştiren adam, diğeri ise bankada çalışan sözde modern genç bir kadın anlatılmaktadır.
Gül yetiştiren adam, kurtuluş savaşı yıllarında yaşamış ve savaşa bizzat katılmış bir kişidir. Savaşda arkadaşının şehit oluşuna tanık etmiştir. Savaş sonrası, evine döndüğünde biz bu savaşı neden verdik ve kimler için verdik diye sorgulamaya başlamıştı. Çünkü dünya onların değil karşı tarafından istediği şekilde şekillenmeye başlamıştı. Bu durum karşısında Gül yetiştiren adam inzivaya çekilmişti ve yıllarca gül yetiştirmekle meşgul olmuştu.
Civardaki insanlar bu durum karşısında yaşlı adam hakkında dedikodular çıkartmıştı. Kimisine göre deli, kimisine göre dilsizdi, kimisine görede sıradan bir bahçıvandı. Kimse anlamaıştı asıl olanı. Gül yetiştiren adam tüm dünyaya karşı sessiz bir protesto yapıyordu.
Kitabın diğer tarafında ise yeni dünyanın modern yaşantısını ve çekiciliğini anlatmaktaydı. Bu modern dünyada halk arasında yeni temsilciler doğmuştu. Bunlar Sitera, Zelda, Tansel idi. Bu üçlü grubun yaşadığı modern dünya çevrelerinde, hep çarpık ilişkiler yaşanmaktaydı. Eskiden bu tür olayalar yadırkanırken şimdiki modern kayatta normalmiş gibi karşılanmaktaydı.
Modern dünyada insanlar knedileri benlik içerisinde haps etmişlerdi. Bu yüzden her zaman herkesten güzel ve şık görünmelilerdi. Her ortamda kendileri lider olmalıydılar. Başkalarına şans vermek asla yoktu. Hep kendileri var.
Modern dünyada artık ahlaki düzen kökten değişmişti. Bu ahlaki değişimden herkes payını almıştı. Sitarede böyle idi. Kocası hastanede iken kendisi arkadaşları ile tatile gitmişti. Eskiden olsa böyle bir durum söz konusu olabilirmiydi. İşte modern hayatın benlik algısı buydu. Kendinden başkasını düşünmeyen ve her zaman tek kendi olan bir hayat.
Sitare arkadaşları ile tatile gittiğinde hakkında dedikodular çoğalmıştır. Hasta yatağında kocası duruken onun başka bir erkeklerle eğlendiği söylentisi yayıldı ve sitarednin kocasını aldattığı bile söylenmeye başlandı. Ama sitare böyle bir şey yapmamıştı. Tüm atılan iftiralara karşı morn yaşamdaki benlik algısı yüzünden yalnız kalmıştı. Kimse sitareyi savunmamıştı. Sitare hakkındaki söylentilere daha fazla dayanamadı ve intihar etti.
Modern hayat aslında insanları toplumdan ve gerçek arkadaşlardan uzaklaştırıyordu. Modern hayat bize süslü ve yalancı bir dostluk ve arkadaşlık veriyordu. İşte bunun sonucu olarak Sitare öldü...
Yıllar sonra gül yetiştiren adam torunu ile sabah namazını kılmak için camiye gider. Ve orada biraz oturur. Yıllar önce uğruna savaştıkları hiç birşey kalmamıştır. Camiye gelen insanların birer gavur gibi giyindiklerini fark ederler. Hepsinde pötr şapka vardır. Ve daha fazla dayanamaz yaşlı adam. İçinizde müslüman varmı? İman gizlidir ama islam aşikardır der. Ama cemmaten hiç ses çıkmaz. Sadece bir köşede bir adamın elindeki pötr şapkayı bırakmak için bir yer aradığıı fark eder. Ve bu durum karşısında tüm cemaati islama davet eder.
Gül yetiştiren adam kimi anlatıyor?
Gül yetiştiren adam romanı sarsıcı bir eserir. Anlatı tadında olan iki hikaye ile karşımıza çıkmaktadır. Cumhuriyetin ilk zamanlarını konu olarak baz alır. Ana karakter Sitare üzerinden anlatım devam eder. Değişen yaşam şartları zorluklar ve çeşitli olaylar ele alınmaktadır. Sosyolojik ve psikolojik bir eser olarak görülmektedir. Bu nedenle okuyucu eseri okurken dram ve sarsıntıyı benimser. Sürükleyici şekilde eseri bitirir.
Gül Yetiştiren Adam Yorum
Gül yetiştiren adam yorum olarak okuycuların kitap hakkındaki düşünceleri şu şekildedir: Dram ve acıklı Türk klasiklerinden biridir. Rasim Özdenören tarafından oluşturulan eser okuyucu tarafından beğenilir. Bu nedenle okumayan bireylere şiddetle tavsiye edilmektedir. Eser iki farklı kesimin çatışmalarını ve yaşadığı durumları anlatır. Metropol ve taşra kapışması ve ortaklık durumları ele alınır.
Gül Yetiştiren Adam Karakterleri
Gül Yetiştiren Adam : Kitabımızın baş kahramanıdır. Evinin bahçesinde dışarı çıkmadan tam 50 yıl boyunca gül yetiştirmişdir. Kimseyle içli dışlı olmamıştır.
Sitare : Bankada çalışan bayan memurdur. Kültürel ve sosyal olarak kendi benliğini yitirmiş ve avrupa hayranı bir kadındır.
Çarli : Sitarenin kocasıdır. Sitare'nin hastane köşelerinde kocasını yalnız bırakıp tatile gitmiştir. Çevresinde bir çok kişi bu durumu eleştirsede kimse pek birşeyde yapmadı.
Gül yetiştiren adam kimin eseri?
Gül yetiştiren adam romanı hikaye olarak geçer. İki farklı kişinin farklı çevresel koşullar ile yaşadığı çatışmalar ve ortak denklemler anlatılır. Eserin yazarı da merak edilen konular arasında yerini alır. Eseri ünlü Türk edebiyatçı Rasim Özdenören adlı yazar yazmıştır. 1979 senesinde ilk kez basılan kitap klasikler arasında yerini almaktadır.
Gül yetiştiren adam kaç sayfa?
Gül yetiştiren adam Rasim Özdenören tarafından yazılan ünlü eserdir. Sayfa sayısı genellikle 144 sayfa civarında görülür. Fakat değişik basım evleri tarafından 120 ile 160 sayfa aralığında değişim gözlenir. Ancak genel olarak 144 sayfa formunda sık sık rastlanır.
Gül yetiştiren adam hangi bakış açısı?
Gül yetiştiren adam adlı eserin hangi bakış açısına sahip olduğu araştırılan konular arasında yer alır. Eserde metropol ve aydın bakış açısı ele alınmaktadır. Fakat diğer hikaye de ise taşra ve muhafazakar bakış açısı ele alınmaktadır. Bu iki bakış açısı zaman zaman ortak konumlarda veya ters düşmektedir.
Gül yetiştiren adam hikaye mi?
Gül yetiştiren adam romanı hikaye mi diye soran insan sayısı bir hayli fazladır. Eser hikaye olarak geçer. İki farklı kesimin hikayesini ele almaktadır. Metropol ve taşrada yaşayan iki bireyin hayatını ve çatışmalarını anlatır. İki şehrin hikayesine mantalite olarak benzemektedir.
Gül Yetiştiren Adam roman mıdır?
Gül yetiştiren adam yazısı roman olarak geçmektedir. Rasim Özdenören tarafından yazılan eser Türk edebiyatının önemli eserlerinden biridir. 1979 senesinde yazılan kitap Türk klasikleri arasında yerini alan romanlardan biridir.